Donan Kurbağa Nasıl Dirildi?

Ağaç kurbası, donar ve tıbben ölür. Haftalar sonra dirilir.
Bilim adamları Bunun nasıl olduğunu
hala anlayabilmiş değiller.
"Kış mevsimi geldiğinde kalbi durur, nefes almaz, vücudu donar, tıbben artık ölüdür. Aylar sonra nasıl olduğunu bilemediğimiz bir halde tekrar dirilir." Biyolog Jack Layne 

Kuzey Amerika ağaç kurbağası bilm adamlarının çözemediği başka bir tür olarak ilgi çekmeye devam ediyor. İç organlarının tamamı kalbi dahil olmak üzere donan bu kurbağa türü 3 haftadan birkaç aya ölü olarak durur. Kış uykusunu ölü olarak geçirir. Kış bitince çözülür ve inanılmaz bir biçimde hayata döner.




Bilim adamlarının nasıl olduğıunu bilmedikleri bir tarzda dirilir. Tekrar hayat bulur. Bunu yapmaya kendisinin muktedir olmadığı çok açıktır. Bunun sırrı ise Kur'an'da şöyle bildirilmiştir:

 "Allah, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. Ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Siz de (mezarlarınızdan) işte böyle çıkarılacaksınız." (Rum Suresi - 19) 
Bahar gelince tekrar canlanır. Aynı haşirde
olacağı gibi.


Kuzey Amerika ağaç kurbağasının nasıl donduğunu ve öldüğünü, ardından o ölüden nasıl diri çıktığını gösteren videoda, haşre, öldükten dirilme olacağına dair dünyada da deliller olduğunu görüyoruz. Allah yarattığı mahlukatı daha tekrar toplayabilir ve tekrar canlandırabilir.

Kaskatı donup aylarca ölü duran bu canlıyı dirilten Rabbimiz haşri yapacaktır. Biz de öldükten sonra bize tekrar hayat verecektir. Haşir, öldükten sonra dirilme haktır.


Haşir ile ilgili Kur'an'da geçen ayetler: 

19/66- İnsan, “Öldüğümde gerçekten diri olarak (topraktan) çıkarılacak mıyım?” der.
19/67- İnsan, daha önce hiçbir şey değil iken kendisini yarattığımızı düşünmez mi?
19/68- Rabbine andolsun, onları şeytanlarla beraber mutlaka haşredeceğiz. Sonra onları kesinlikle cehennemin çevresinde diz üstü hazır edeceğiz.

 10/28- Onların hepsini bir araya toplayacağımız, sonra da Allah’a ortak koşanlara, “Siz de, ortaklarınız da yerinizde bekleyin” diyeceğimiz günü düşün. Artık onların (ortak koştuklarıyla) aralarını tamamen ayırırız ve ortak koştukları derler ki: “Siz bize ibadet etmiyordunuz.”

10/45- Onları yeniden diriltip hepsini bir araya toplayacağı gün, sanki gündüzün bir saatinden başka kalmamışlar (yeni ayrılmışlar) gibi, aralarında tanışırlar. Allah’a kavuşmayı yalan sayanlar ziyana uğramış ve doğru yolu bulamamışlardır.

15/24- Andolsun biz, sizden önce gelip geçenleri de biliriz, sonraya kalanları da.
15/25- Şüphesiz senin Rabbin onları diriltip bir araya getirecektir. Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.

17/97- Allah kimi doğru yola iletirse işte o, doğru yolu bulmuştur. Kimi de saptırırsa böyleleri için O’nun dışında dostlar bulamazsın. Onları kıyamet günü körler, dilsizler ve sağırlar olarak yüzüstü haşredeceğiz. Varacakları yer cehennemdir. Cehennemin ateşi dindikçe, onlara çılgın ateşi artırırız.

18/47- Dağları yürüteceğimiz ve senin yeryüzünü çırılçıplak göreceğin günü bir hatırla. Biz onları mahşerde toplarız da içlerinden hiçbirini bırakmayız.

19/66- İnsan, “Öldüğümde gerçekten diri olarak (topraktan) çıkarılacak mıyım?” der.
19/67- İnsan, daha önce hiçbir şey değil iken kendisini yarattığımızı düşünmez mi?
19/68- Rabbine andolsun, onları şeytanlarla beraber mutlaka haşredeceğiz. Sonra onları kesinlikle cehennemin çevresinde diz üstü hazır edeceğiz.

19/83- Kafirlerin başına, onları durmadan (günaha ve azgınlığa) tahrik eden şeytanları gönderdiğimizi görmedin mi?
19/84- Ey Muhammed! Şu halde onların azaba uğramalarını istemekte acele etme. Biz onlar için ancak (takdir ettiğimiz günleri) sayıp durmaktayız.
19/85,86- Allah’a karşı gelmekten sakınanları Rahmân’ın huzurunda bir elçiler heyeti gibi toplayacağımız, suçluları da suya koşan susuz develer gibi cehenneme sevkedeceğimiz günü düşün!

2/203- Sayılı günlerde54 Allah’ı anın (telbiye ve tekbir getirin). Kim iki gün içinde acele edip (Mina’dan Mekke’ye) dönerse, ona günah yoktur. Kim geri kalırsa, ona da günah yoktur. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınanlar içindir. Allah’a karşı gelmekten sakının ve onun huzurunda toplanacağınızı bilin.

54 20/102- O gün günahkârları, (gözleri korkudan donup) gömgök kesilmiş olarak haşredeceğiz.

23/79- O, sizi yeryüzünde yaratıp türetendir. Sadece O’nun huzurunda toplanacaksınız.

25/17- Rabbinin, onları ve Allah’ı bırakıp da taptıkları şeyleri bir araya getireceği ve (taptıklarına), “Siz mi saptırdınız benim şu kullarımı, yoksa onlar kendileri mi yoldan saptılar” diyeceği günü hatırla.

25/33- Onlar sana hiçbir misal getirmezler ki (buna karşılık) sana gerçeği ve en güzel açıklamayı getirmiş olmayalım.
25/34- Yüzüstü cehenneme sürüklenecek olanlar var ya; işte onlar konumları itibariyle daha kötü, tuttukları yol itibariyle daha sapıktırlar.

27/83- Her ümmetten âyetlerimizi yalanlayanlarından bir grubu toplayacağımız ve bunların (topluca hesap yerine) sevk edilecekleri günü hatırla.

3/12- İnkar edenlere de ki: “Siz mutlaka yenilgiye uğrayacak ve toplanıp cehenneme doldurulacaksınız. Orası ne fena yataktır!”

3/157- Andolsun, eğer Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz, Allah’ın bağışlaması ve rahmeti onların topladıkları (dünyalıkları)ndan daha hayırlıdır.

3/158- Andolsun, ölseniz de öldürülseniz de, Allah’ın huzurunda toplanacaksınız.

 34/25- De ki: “Bizim işlediğimiz suçlardan siz sorumlu tutulmazsınız. Sizin işlediklerinizden de biz sorumlu tutulmayız.”

 34/26- De ki: “Rabbimiz hepimizi kıyamet günü bir araya toplayacak, sonra da aramızda hak ile hüküm verecektir. O gerçeği apaçık ortaya koyan,2 hakkıyla bilendir.” 2

 34/40- Allah’ın, onları hep birden toplayacağı, sonra da meleklere, “Bunlar mı size ibadet ediyorlardı?” diyeceği günü bir hatırla!

 37/20- Şöyle diyecekler: “Vay başımıza gelene! Bu beklenen ceza günüdür.”

 37/21- Onlara, “İşte bu, yalanlamakta olduğunuz hüküm ve ayırım günüdür” denilir.

 37/22,23,24- Allah meleklere şöyle emreder: “Zulmedenleri, eşlerini ve Allah’ı bırakıp da tapmakta olduklarını toplayın, onları cehennemin yoluna koyun ve onları tutuklayın. Çünkü onlar sorguya çekileceklerdir.

 4/172- Mesih de, Allah’a yakın melekler de, Allah’a kul olmaktan asla çekinmezler. Kim Allah’a kulluk etmekten çekinir ve büyüklük taslarsa, bilsin ki, O, onların hepsini huzuruna toplayacaktır.

 41/19- Allah’ın düşmanlarının, toplanıp yığın yığın cehenneme sevk edilecekleri günü hatırla!

 42/14- Onlar, kendilerine bilgi geldikten sonra, aralarındaki kıskançlık yüzünden ayrılığa düştüler. Eğer (azabın) belli bir süreye kadar (ertelenmesi ile ilgili olarak) Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, aralarında hemen hüküm verilirdi. Onlardan sonra Kitab’a mirasçı kılınanlar da, onun hakkında derin bir şüphe içindedirler.

 42/15- (Ey Muhammed!) Bundan dolayı sen çağrıya devam et ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heva ve heveslerine uyma ve şöyle de: “Ben Allah’ın indirdiği her kitaba inandım ve aranızda adaleti gerçekleştirmekle emrolundum. Allah bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim işlediklerimiz bize, sizin işledikleriniz sizedir. Bizimle sizin aranızda tartışılacak bir şey yoktur. Allah hepimizi bir araya toplayacaktır. Dönüş de ancak O’nadır.”

 46/5- Kim, Allah’ı bırakıp da, kıyamet gününe kadar kendisine cevap veremeyecek şeylere tapandan daha sapıktır? Oysa onlar, bunların tapınmalarından habersizdirler.

 46/6- İnsanlar (kıyamet günü) toplandığında, o taptıkları kendilerine düşman oluverir, onların ibâdetlerini de inkâr ederler.

 5/96- Sizin için de yolcular için de bir geçimlik olmak üzere deniz avı yapmak ve deniz ürünlerini yemek sizlere helal kılındı. Kara avı ise ihramlı olduğunuz sürece size haram kılındı. Huzurunda toplanacağınız Allah’a karşı gelmekten sakının.

 50/43- Şüphesiz biz diriltir ve öldürürüz. Dönüş de ancak bizedir.

 50/44- O gün yer, onların üzerinden süratle yarılıp açılır. Bu, (hesap için) bir toplamadır, bize göre kolaydır.

59/9- Onlardan (muhacirlerden) önce o yurda (Medine’ye) yerleşmiş ve imanı da gönüllerine yerleştirmiş olanlar, hicret edenleri severler. Onlara verilenlerden dolayı içlerinde bir rahatsızlık duymazlar. Kendileri son derece ihtiyaç içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden, hırsından korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.

 6/128- Onların hepsini bir araya toplayacağı gün şöyle diyecektir: “Ey cin topluluğu! İnsanlardan pek çoğunu saptırıp aranıza kattınız.” Onların insanlardan olan dostları, “Ey Rabbimiz! Bizler birbirimizden yararlandık ve bize belirlediğin süremizin sonuna ulaştık” diyecekler. Allah da diyecek ki: “Allah’ın diledikleri (affettikleri) hariç, içinde ebedi kalmak üzere duracağınız yer ateştir.” Ey Muhammed! Şüphesiz senin Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.

 6/38- Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve (gökte) iki kanadıyla uçan her tür kuş, sizin gibi birer topluluktan başka bir şey değildir. Biz Kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Sonunda hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp getirilecekler.

 6/71- De ki: “Allah’ı bırakıp da bize faydası olmayan, zararı da dokunmayan şeylere mi tapalım? Allah bizi hidayete kavuşturduktan sonra gerisin geri (şirke) mi döndürülelim? Arkadaşları ‘bize gel!’ diye doğru yola çağırdıkları halde, yeryüzünde şaşkın şaşkın dolaşıp şeytanların ayarttığı kimse gibi mi (olalım)?” De ki: “Hiç şüphesiz asıl doğru yol Allah’ın yoludur. Bize âlemlerin Rabbine boyun eğmek emrolundu.”

 6/72- Bir de, bize, “Namazı dosdoğru kılın ve Allah’a karşı gelmekten sakının” diye emrolundu. O, huzurunda toplanacağınız Allah’tır.

 8/24- Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Resûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki, Allah kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, onun huzurunda toplanacaksınız.

 8/36- Şüphe yok ki, inkar edenler mallarını (insanları) Allah yolundan alıkoymak için harcarlar ve harcayacaklardır. Sonra bu mallar onlara bir iç acısı olacak, sonra da yenilgiye uğrayacaklardır. İnkar edenler toplanıp cehenneme sürüleceklerdir.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails